Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
a bit of ...
Geçmiş
Cümleler
"a bit of ..."
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 176 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
a bit of
s.
parçası
So bring
a bit of
green inside.
Bu yüzden içine ufak bir
parça
yeşillik koyun.
More Sentences
Idioms
2
Deyim
into (a bit of) a jam
expr.
sıkıntıya
I don't want to get
into a jam.
Sıkıntıya
düşmek istemiyorum.
More Sentences
General
3
Genel
a bit of all right
i.
mükemmel bir şey
4
Genel
be in a bit of a jam
f.
darda olmak
5
Genel
be in a bit of a jam
f.
zorda olmak
6
Genel
be in a bit of a jam
f.
sıkıntıda olmak
7
Genel
be a bit of a deadline
f.
son teslim günü yaklaşmak
8
Genel
a bit of a
s.
bir parça
9
Genel
a little bit of both
zf.
ikisinden de biraz
10
Genel
a fair bit of
expr.
oldukça fazla
Phrases
11
İfadeler
a little bit of bread and no cheese [uk]
expr.
sarı yelve'nin ötüşünü belirtmek üzere kullanılan yansıtma ifade
12
İfadeler
a little bit of bread and no cheese [uk]
expr.
sarı çintenin (sarı kiraz kuşu) ötüşünü andıran bir yansımalı/onomatopeik ifade
13
İfadeler
a little bit of bread and no cheese [uk]
expr.
sarı yelve'nin ötüşünü belirtmek üzere kullanılan yansıtma ifade
14
İfadeler
a little bit of bread and no cheese [uk]
expr.
bir parça ekmek, peynir istemez
15
İfadeler
not a blind bit of notice
expr.
hiç/zerre kadar farkına varmamak
16
İfadeler
a bit of a...
expr.
oldukça (olumsuz, kötü, sıkıntılı bir durum)
17
İfadeler
a bit of a...
expr.
epey (olumsuz, kötü, sıkıntılı bir durum)
18
İfadeler
a bit of a/an
expr.
birazcık
19
İfadeler
a bit of a/an
expr.
biraz
20
İfadeler
a bit of a/an
expr.
bir miktar
21
İfadeler
a bit of a/an
expr.
oldukça
22
İfadeler
a bit of a/an
expr.
epey
23
İfadeler
a bit of a/an
expr.
bir ölçüde
24
İfadeler
a bit of a/an
expr.
bir nebze
25
İfadeler
a bit of a/an
expr.
büyük ölçüde
26
İfadeler
a bit of a/an
expr.
önemli ölçüde
27
İfadeler
a bit of a/an
expr.
hatırı sayılır derecede
28
İfadeler
a bit of a/an
expr.
azımsanmayacak kadar
Colloquial
29
Konuşma Dili
a nasty piece (or bit) of work
i.
sağlam ayakkabı olmayan kişi
30
Konuşma Dili
a nasty piece (or bit) of work
i.
kaypak
31
Konuşma Dili
a nasty piece (or bit) of work
i.
sevimsiz
32
Konuşma Dili
a nasty piece (or bit) of work
i.
güvenilmez
33
Konuşma Dili
a nasty piece (or bit) of work
i.
götü başı ayrı oynayan
34
Konuşma Dili
a bit of a stretch
i.
abartma
35
Konuşma Dili
a bit of a stretch
i.
abartı
36
Konuşma Dili
a bit of work
i.
çok az iş/çalışma/emek
37
Konuşma Dili
a bit of a letch
i.
biraz şehvet düşkünü
38
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
arzu nesnesi
39
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
taş gibi
40
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
ilik gibi
41
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
kütür kütür
42
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
erik gibi
43
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
sütun gibi
44
Konuşma Dili
a bit of crackling [brit]
expr.
at gibi
45
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
bomba gibi
46
Konuşma Dili
with a bit of luck
expr.
biraz şansın yardımıyla
47
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
çekici kadın
48
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
çok güzel kadın
49
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
çok iyi
50
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
güzel
51
Konuşma Dili
a bit of both
expr.
her ikisinden de biraz
52
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
fıstık gibi
53
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
enfes
54
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
harika
55
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
iyi
56
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
lokum gibi
57
Konuşma Dili
a bit of all right
expr.
uygun
58
Konuşma Dili
not a bit of it! [uk]
expr.
hiç öyle değil!
59
Konuşma Dili
not a bit of it! [uk]
expr.
zerre kadar bile değil!
Idioms
60
Deyim
a bit of crackling [brit]
i.
(kadın) arzu nesnesi
61
Deyim
a bit of the action
i.
pay
62
Deyim
a free bit of advice
i.
bedavadan tavsiye
63
Deyim
a bit of crackling [brit]
i.
seks objesi olarak görülen kadın
64
Deyim
a free bit of advice
i.
gökten düşen tavsiye
65
Deyim
a bit of crackling [brit]
i.
cinsel obje olarak görülen kadın
66
Deyim
a free bit of advice
i.
istenmeden/talep edilmeden verilen tavsiye
67
Deyim
a bit of crackling [old-fashioned]
i.
cinsel nesne olarak görülen çekici kadın
68
Deyim
a bit of crackling [old-fashioned]
i.
çekici kadın
69
Deyim
a bit of crackling [old-fashioned]
i.
afet
70
Deyim
a bit of crackling [old-fashioned]
i.
taş (kız/kadın)
71
Deyim
a bit of crackling [old-fashioned]
i.
çıtır
72
Deyim
a blind bit of (something)
i.
hiçbir … yaratmama
73
Deyim
a blind bit of (something)
i.
hiç de … almama
74
Deyim
a blind bit of (something)
i.
hiç
75
Deyim
a blind bit of (something)
i.
en ufak
76
Deyim
a blind bit of (something)
i.
zerre kadar
77
Deyim
a free bit of advice
i.
karşı taraf istemediği halde verilen tavsiye
78
Deyim
a free bit of advice
i.
istenmeyen tavsiye
79
Deyim
a free bit of advice
i.
naçizane fikir/görüş
80
Deyim
a bit of rough [uk]
i.
sosyoekonomik durumu sevgilisinden/partnerinden düşük olan kimse
81
Deyim
a bit of rough [uk]
i.
sevgilisinden/partnerinden daha alt sınıfta olan kimse
82
Deyim
a bit of rough [uk]
i.
sevgilisi/partneri yanında yetersiz görülen kimse
83
Deyim
a bit of rough [uk]
i.
sevgilisine/partnerine (sınıfsal olarak) layık görülmeyen kimse
84
Deyim
be a bit of a stretch
f.
biraz abartmak
85
Deyim
be a bit of a stretch
f.
hafif abartmak
86
Deyim
be a bit of a stretch
f.
biraz fazla tepki vermek
87
Deyim
get into (a bit of) a jam
f.
başı belaya girmek
88
Deyim
get into (a bit of) a jam
f.
dara düşmek
89
Deyim
get into (a bit of) a jam
f.
sıkıntıya girmek
90
Deyim
get into (a bit of) a jam
f.
dara düşmek
91
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
ağzının payını vermek
92
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
haşlamak
93
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
fırçalamak
94
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
azarlamak
95
Deyim
have a bit of how's your father
f.
cinsel ilişkiye girmek
96
Deyim
not take a blind bit of notice
f.
hiç oralı olmamak
97
Deyim
be in a bit of a state
f.
kaygılı/üzgün olmak
98
Deyim
not take a blind bit of notice
f.
kale almamak
99
Deyim
have a bit of how's your father
f.
sevişmek
100
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
(birini) haşlamak
101
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
(birinin) canına okumak
102
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
(birini) paylamak
103
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
(birine) döşenmek
104
Deyim
give (someone) (a bit of) curry
f.
(birini) azarlamak
105
Deyim
use (a little) (bit of) elbow grease
f.
güçlü bir şekilde ovmak/fırçalamak
106
Deyim
use (a little) (bit of) elbow grease
f.
kuvvetlice ovmak/fırçalamak
107
Deyim
use (a little) (bit of) elbow grease
f.
sertçe çitilemek
108
Deyim
use (a little) (bit of) elbow grease
f.
kol gücüyle temizlemek
109
Deyim
use (a little) (bit of) elbow grease
f.
biraz kol gücü kullanmak
110
Deyim
use (a little) (bit of) elbow grease
f.
biraz fiziksel güç uygulamak
111
Deyim
get into (bit of) a jam
f.
başı belaya girmek
112
Deyim
get into (bit of) a jam
f.
dara düşmek
113
Deyim
a blind bit of (something)
s.
zerre kadar
114
Deyim
a blind bit of (something)
s.
neredeyse hiç
115
Deyim
a blind bit of (something)
s.
çok çok az
116
Deyim
a blind bit of (something)
s.
çok az
117
Deyim
a bit out of it
s.
kendinde olmayan
118
Deyim
a bit out of it
s.
dalgın
119
Deyim
a bit out of it
s.
hülyalı
120
Deyim
a bit out of it
s.
kafası bir karış havada
121
Deyim
a blind bit of (something)
s.
zerre kadar
122
Deyim
a blind bit of (something)
s.
minnacık
123
Deyim
a blind bit of (something)
s.
en ufak
124
Deyim
a blind bit of
s.
zerre kadar
125
Deyim
a blind bit of
s.
minnacık
126
Deyim
a blind bit of
s.
en ufak
127
Deyim
a blind bit of
s.
nokta kadar
128
Deyim
not a blind bit of (something)
zf.
hiç
129
Deyim
not a blind bit of (something)
zf.
azıcık bile
130
Deyim
not a blind bit of (something)
zf.
bir nebze olsun
131
Deyim
not a blind bit of (something)
zf.
şuncacık bile
132
Deyim
not a blind bit of (something)
zf.
zerre kadar
133
Deyim
a little bit of bread and no cheese [uk]
expr.
kuşun ötüş şeklinden anlamı bir cümle çıkarma
134
Deyim
not a bit of it!
expr.
asla!
135
Deyim
a bit of a
expr.
birazcık
136
Deyim
not a bit of it!
expr.
bir şey değil!
137
Deyim
not a bit of it!
expr.
hiç!
138
Deyim
not a bit of it!
expr.
katiyen!
139
Deyim
a little bit (of something) goes a long way
expr.
(bir şeyin) birazı yeter
140
Deyim
a little bit (of something) goes a long way
expr.
az miktarda (bir şey) yeterli olur
141
Deyim
a little bit (of something) goes a long way
expr.
az miktarda (bir şey) iş görür
142
Deyim
a little bit (of something) goes a long way
expr.
azıcık (bir şey) yeterli olur
143
Deyim
into (a bit of) a jam
expr.
başını belaya
144
Deyim
into (a bit of) a jam
expr.
dara
145
Deyim
into (a bit of) a jam
expr.
zor duruma
146
Deyim
not a blind bit of difference
expr.
zerre kadar fark
147
Deyim
not a blind bit of difference
expr.
zerre kadar farklılık
148
Deyim
not a blind bit of difference
expr.
hiçbir fark/farklılık
149
Deyim
a bit of slap and tickle slap and tickle [uk]
expr.
oynaşma
150
Deyim
a bit of slap and tickle slap and tickle [uk]
expr.
ön sevişme
Speaking
151
Konuşma
we're in a bit of a hurry
expr.
biraz acelemiz var
152
Konuşma
I've had a bit of a rough day myself
expr.
biraz zor bir gün geçirdim
153
Konuşma
that's given him a bit of a shake up
expr.
bu onun aklını başına getirir
154
Konuşma
I have a bit of a headache
expr.
benim biraz başım ağrıyor
155
Konuşma
I've had a bit of a hard day myself
expr.
biraz zor bir gün geçirdim
156
Konuşma
I need a bit of help
expr.
biraz yardıma ihtiyacım var
157
Konuşma
what a bit of luck!
expr.
ne şans!
158
Konuşma
a bit of all right argo
expr.
mükemmel bir şey
159
Konuşma
what a bit of luck!
expr.
şansa bak!
160
Konuşma
what a bit of luck!
expr.
şansa bak ya!
Slang
161
Argo
a bit of how's your father
i.
cinsel ilişki
162
Argo
a bit of rough
i.
daha alt sınıftan seks partneri
163
Argo
have a bit of how's your father
f.
sevişmek
164
Argo
a bit of tail
expr.
(cinsel açıdan çekici kadın) bomba
Modern Slang
165
Modern Argo
a bit of the old
i.
seks
166
Modern Argo
a bit of the old
i.
git gel (seks yapma anlamında)
167
Modern Argo
a bit of alright
s.
çekici
168
Modern Argo
a bit of alright
s.
seksi
169
Modern Argo
a bit of alright
s.
güzel
170
Modern Argo
a bit of alright
s.
harika
171
Modern Argo
a bit of alright
s.
cazibeli
172
Modern Argo
a bit of alright
s.
hoş
173
Modern Argo
a bit of alright
s.
bomba gibi
174
Modern Argo
a bit of alright
s.
çok iyi
175
Modern Argo
a bit of alright
s.
fıstık gibi
176
Modern Argo
a bit of alright
s.
lokum gibi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of a bit of ...
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy